Üstün kaliteye, yenilikçi teknolojiye ve sürdürülebilirliğe dönük kati adanmışlığı ve ticari öngörüsüyle Niterra buji ve sensörlerde dünyanın bir numarası olmayı başarmıştır. Her gün dünya çapındaki 43 grup şirketi, 33 üretim tesisi, beş teknoloji merkezi ve 16.000'den fazla çalışanıyla bu adanmışlığı tüm kıtalarda gerçeğe dönüştürür.
'Nittoku Felsefesi' , Niterra'ın esas aldığı yol gösterici felsefedir ve tüm şirketler grubunun ve çalışanların paylaşmaya ve gelecek nesillere aktarmaya kararlı oldukları bir takım değerler bütünüdür. Tüm çalışmalar ve bunların amaçlarının temelinde Nittoku Felsefesi vardır.
NGK ve NTK, otomotiv endüstrisinde ve teknik seramik alanında lider markalardır. Bu markalar altında satılan ürünler birinci sınıf kalite olarak kabul edilirler ve otomotiv sektörünün ilerlemesine önemli katkılar sağlamışlardır. Bu, geleceğe taşıyacağımız bir taahhüttür.
Motor sporlarını seviyoruz - yarış pistiyse en önemli test sahalarımızdan biri. Bir ürünü gerçekliğin böylesine zorlu testine tabi tutabilecek çetin bir yarıştan başka hiçbir şey yoktur. Kararlı desteğimizin birçok takım ve yarışçı için karşılığını aldığını söylemekten mutluluk duyuyoruz.
Niterra - bir alandaki uzmanlığın başka bir alanda nasıl değer yarattığına dair büyüleyici bir hikaye. Bugün dünyanın önde gelen otomotiv ve teknik seramik tedarikçilerinden biriyiz. Ve geçmişimizden aldığımız dersler şirketi yepyeni bir geleceğe taşıyacak.
Hem birey hem de şirket olarak yaptığımız her şeyin toplumsal ve çevresel bir etkisi var. Bu sorumluluğu çok ciddiye alıyoruz. Toplumumuzun değişen ihtiyaçlarını karşılamak için sürekli yenilikler geliştiriyoruz. Gerçek değeri sağlamaya dönük kararlılığımızı daha yakından inceleyin.
Geçmişe ve geleceğe güçlü ve güvenilir bir yatırım. Şirketimizin başarılı faaliyet rakamları ve şeffaflığı, Niterra Group'un gücünü ve güvenilirliğini vurgulayan hususlardır.
Bir şirketi en iyi tanımlayan, orada çalışan insanlardır. Bizi biz yapanın çalışan dostu kültürümüz, ekip ruhumuz ve açık, saygılı çalışma ortamımız olduğunu söylemekten gurur duyuyoruz. Ancak her birey kendi kişiliğine ve becerilerine katkıda bulunduğu ve gerçek potansiyelini geliştirecek hareket alanına sahip olduğu zaman gücümüzün zirvesine ulaşabileceğimizi biliyoruz.